(Kaynak 1) Aşağıdaki kavram ağı haritasında küresel ısınmadan etkilenen bazı unsurlar verilmiştir. Ön bilgilerinizden yararlanarak kutucuklarda belirtilen başlıklar ile ilgili küresel ısınmanın meydana getirdiği değişimleri boş bırakılan yerlere yazınız. TARIM: Yükselen sıcaklıklar tropik bölgelerde ürün kaybına neden olurken tahıl üretimi için çok soğuk olan kuzey bölgeleri de tarım için elverişli hâle gelecektir. Örneğin, Sibirya, Kanada hatta Alaska'da artık orta kuşak bitkileri yetişebilecek. Ancak bu bölgelerdeki tahıl üretimi tropik bölgelerdeki ürün kaybının yerini doldurmaya yetmeyecektir. SAĞLIK: Sıcaklık artışına bağlı stres ve psikolojik sorunlar ortaya çıkacak, Sıcaklığın artışı ile hava kirliliği de artmaktadır.Bu da özellikle solunum yolu hastalıkları sonucu ölümlerde artışa yol a&... (Devam)
1.Sera etkisi nedir ? Açıklayınız. Güneş ışınlarının yeryüzüne çarpıp ısı enerjisi haline dönüşmesi sırasında, bu enerjinin uzaya yayılmasını önleyen ve bir manto gibi görev yapan, karbon dioksit, tozlar, su buharı, partiküller v.s. maddelerin ısıyı abzorbe ederek, dünyanın giderek ısınmasına sebep olduğu olaydır. sera gazları: H2O, CH4, NO2, CFC gibi sera etkisini oluşturan gazlardır. 2.Sumatra'nın Toba Dağı'nda 73 bin yıl önce meydana gelen volkanizmanın sonuçları nelerdir? Sumatra'daki Toba Dağı yaklaşık 73.000 yıl önce patlamış ve atmosfere yoğun bir şekilde kül ve gaz yayılmıştır. Patlamanın şiddetiyle gökyüzünün karardığı ve bölgede sıcaklık değerlerinin önemli ölçüde azaldığı görülmüştür. Bu nedenle iklimin Buzul Çağı'ndaki duruma dönd&uu... (Devam)
Aşağıdaki soruları cevaplandırınız. 1. Çevrenin bozulması ve çevre sorunlarının ortaya çıkması nasıl başlamıştır?CEVAP: Sanayi Devrimi ile çevre sorunları büyük oranda artmıştır. Bunun sebebi fosil yakıtların fazla kullanılması, bunların çevreye verdiği kirliliktir. Ayrıca hızlı nüfus artışı doğal kaynaklara olan talebi arttırmıştır. 2. Gelecekte yaşanacak çevre sorunlarını azaltmak ve ortadan kaldırmak için neler yapılmalıdır?CEVAP: Çevre sorunlarını önlemek için insanlar bilinçlendirilmeli, yenilenebilir kaynaklar tercih edilmeli, doğal kaynakların sürdürülebilir ve planlı kullanılması sağlanmalıdır. 3. Günümüzdeki çevre sorunlarının ortaya çıkmasında hangi faktörlerin etkileri vardır?CEVAP: Hızlı nüfus artışı, sanayileşme, şehirleşme, çarpık kentleşme, doğal kay... (Devam)
Nüfusun 14 – 65 yaş arasında kalan, teorik olarak çalışma kapasitesi bulunan tüm bireylerine aktif nüfus denir.
Ancak bu nüfusun tümü üretim faaliyetleri içinde yer almaz. Bu nedenle çalışmakta olan insanların oluşturduğu gruba çalışan nüfus denir.
Çalışan nüfusun ekonomik faaliyet gruplarına dağılımı ülkelerin sosyo – ekonomik yapısı hakkında önemli bilgiler verir. Gelişmemiş ülkelerde genellikle birincil sektörde çalışan insan sayısı ve oranı oldukça fazladır. Gelişmiş toplumlarda ise ise genellikle birincil sektörün payı çok düşük, ikincil ve üçüncül sektörlerin payı fazladır.
Gelişmemiş Ülkeler - Aktif nüfus içinde tarım, hayvancılık gibi birincil iş kollarında çalışan insan sayısı diğer sektörlerden &... (Devam)
İnsanlık tarihi içinde insanın ilk yaptığı ekonomik faaliyet tarımsal üretimdir. Tarımsal üretim bu nedenle birincil ekonomik faaliyet olarak adlandırılmıştır.
Tarımın ardından ikinci sektör ise sanayidir. Geçmişte sınırlı bir iş kolu olan endüstriyel üretim, sanayi devriminden sonra büyük aşama kaydetmiştir. Sanayi sektörü ikincil faaliyetler olarak adlandırılır.
Sanayi Devrimini izleyen yıllarda insan ihtiyaçlarının geniş ölçüde karşılanabilmesi için bir hizmet sektörü ortaya çıkmıştır. Hizmet sektörü de üçüncül faaliyetler olarak adlandırılmaktadır.
1. Birincil Faaliyetler (Tarım) - Toprağa dayalı veya basit üretime dayalı faaliyetlerdir. - Tarım, Tarım ürünleri (ekme, dikme, biçme, toplama) Hayvancılık (et, süt, yu... (Devam)
Nüfus ülkeler için önemli olduğu kadar aşırı ve düzensiz artması da başlı başına bir sorundur. Aşırı nüfus artışının başlıca sonuçları şöyle özetlenebilir:
- Beslenme ve gıda yetersizliği, - Gelir dağılımında dengesizlik, - İşsizlik, - Düzensiz kentleşme, - Aşırı kaynak tüketimi, - Yanlış arazi kullanımı, - Çevre kirliliği, - Sağlık, eğitim, konut yetersizliği, - Ulaşım ve belediye hizmetlerinin aksaması, - Kişi başına düşen gelirin azalması.
Diğer taraftan nüfus artışının kimi dolaylı olumlu sonuçları da bulunmaktadır:
- Kalkınmaya yardımcı olması, - Ucuz işgücü temininin sağlanması, - Asker ihtiyacının karşılanması. Nüfus artışının sorun olmaktan çıkarılması için kalkınma hızının yüksek olması gerekir, yoksa nüfus artışı pot... (Devam)
Herhangi bir ülkenin sınırları içinde oluşan göçlerdir. Bu yer değiştirme hareketi sırasında ülke nüfusunda herhangi bir değişme söz konusu değildir. Genellikle iç göçlere bağlı olarak kent nüfusları artarken, kırsal nüfus azalmaktadır. İç göçler;
- Kırsal alandan kırsal alana - Kırsal alandan kentlere - Kentlerden kentlere - Kentlerden kırsal alana
doğru olmaktadır.
İç göçlerin en fazla görüleni kırsal alandan kentlere doğru olanıdır. - Verimli tarım alanları, - Endüstrinin geliştiği bölgeler, - Ticaret merkezleri, - Maden yatakları bakımından zengin olan bölgeler, - Turistik yöreler göçmen çekerler.
a. Mevsimlik Göçler Tarıma, turizme ve yaylacılığa dayalı geçici nüfus hareketleridir. b. Daimi Göçler Kırdan kıra, kırdan kente, kentten kıra, kentten kente sürekli olarak yerleşme amaçlı yapılan göçlerdir.
Türkiye’de göç veren bölgeler: Karadeniz ve Doğu Anadolu Bölgeleri Türkiye’de en fazla göç veren iller: Ardahan, Bartın, Sinop, Siirt. Türkiye’de göç alan bölgeler: Marmara ve Ege Bölgeleri. Türkiye’de en fazla göç alan iller: İstanbul, Antalya, Tekirdağ, Ankara, İzmir, Muğla.
2. Dış Göçler
a. Yurtdışından Türkiye’ye Doğru Kendi ülkesindeki baskı, savaş, şiddet olaylarından kaçan kişiler ile Balkanlardan gelen göçmenleri kapsar.
Nüfus; sınırları belirlenmiş bir alanda, belirli bir tarihte bulunan toplam insan sayısıdır. Belirli bir alanda yaşayan insanların sayısı ve nitelikleri zamana bağlı olarak hızlı ve büyük bir değişim içerisindedir. Nüfus, nüfus sayımları ile tespit edilir. Ancak nüfusun tespiti için sayımların dışında da kaynaklar kullanılabilmektedir. Örneğin doğum – ölüm kayıtları, göç kayıtları, banka ve sigorta kayıtları ve dönemsel olarak yapılan bilimsel araştırmalar gibi. Ancak temelde belirli bir alanda yaşayan toplam insan sayısı nüfus sayımları aracılığı ile tespit edilir. Nüfus Sayımları; Bir ülkenin tümünde veya sınırları belirlenmiş bir bölgede yaşayan tüm insanlarla ilgili sayısal, ekonomik ve toplumsal verilerin toplanma, değerlendirilme ve analiz edilme sürecine nüfus sayımı denir. Yani nüfus sayım... (Devam)
A) Doğumlar Doğurganlık: Canlı doğum sayısı Doğurgan Nüfus: Doğum yapabilme özelliğine sahip 15-49 yaş arası kadın nüfus Doğum Oranı= (Doğum Sayısı / Toplam Nüfus) x 1000 Doğurganlık Oranını Etkileyen Faktörler: 1. Doğal afet, salgın hastalık, savaşlar2. Eğitim seviyesi ve ekonomik durum3. Bebek ölümleri4. Evlilik yaşı ve oranı5. Dinin etkisi6. Nüfusun yaş ve cinsiyet durumu7. Şehirleşme ve kadının sosyal statüsü8. Ülkelerin uyguladığı nüfus politikaları B) Ölümler Ölüm Oranı= (Ölüm Sayısı / Toplam Nüfus) x 1000 Ölümlerin Nedenleri: 1. Sağlık problemleri2. Depremler, sel ve su baskınları3. Savaşlar4. Salgın hastalıklar5. Kıtlıklar6. Kitlesel kazalar C) Ortalama Yaşam Süresi Ortalama... (Devam)
1. Gecekondulaşma Kırsal kesimden büyük kentlere göç eden nüfusun kaçak olarak inşa ettikleri evlere gecekondu denir.
Büyük kentlere göç eden kırsal nüfusun, kamunun veya özel kişilerin mülkiyetinde bulunan arsalarda kaçak olarak yaptığı sağlık ve imar koşullarına uymayan konuta gecekondu denir.
2. Çevresel Sorunlar Hava Kirliliği: Fabrikalarda, evlerde ve motorlu taşıtlarda kullanılan fosil yakıtların yanması sonucunda havaya zehirli gazlar karışmaktadır.
Su Kirliliği: Sanayi ve evsel atıklar ile kimyasal kirleticiler sularımızı kirletmektedir.
Ses (Gürültü) Kirliliği: Taşıtlardan, evde, işte ve sokakta kullanılan çeşitli makinelerden yayılan yüksek düzeydeki sesler gürültü kirliliğine yol açar.
Ülkemizde ilk nüfus sayımı 1927 yılında yapılmıştır. 2007 yılından itibaren De Jure (adrese dayalı) sayım yapılmaya başlanmıştır. Bu sayımlar ile nüfus hakkında çeşitli bilgiler edinilmektedir.
1. Yaş Dağılımı
0 – 14 yaş grubu arasındaki nüfusun payı fazladır. Bu genç bir nüfusa sahip olduğumuzu gösterir.
Nüfusun yaş ortalaması 28’dir. Bu sayının son yıllarda artışta olduğu görülür. Bu durum nüfusun yaşlanmakta olduğunu gösterir.
Nüfus piramidimiz gelişmekte olan ülke piramididir.
2. Cinsiyet Dağılımı
1945’e kadar kadın nüfus daha fazla iken bu yıldan sonra erkek nüfus daha fazla olmuştur.
Cinsiyet dağılımına etki eden faktörler: Doğumlar (eşit), Savaşlar (Cumhuriyetin ilk yıllarında erkek nüfus az olmasının sebebidir) ve Göçler (G&ou... (Devam)
Ekonomik Açıdan;- Kişi başına düşen gelir azalır.- Ekonomik kalkınma hızı yavaşlar.- İşsizlik oranı yükselir.- Bağımlı nüfus oranı artar. Sosyal Açıdan;- Köyden kente göç fazladır.- Kültür çatışması ve kültür şoku artar.- Sosyal ve siyasal sorunlar yaşanabilir.- Eğitim ve sağlık hizmetleri yetersiz hale gelir. Kentsel Açıdan;- Trafik sorunu artar.- Çarpık kentleşme artar.- Konut açığı artar.- Sanayi tesisleri kentlerin içinde kalır. Çevresel Açıdan;- Hava, su, toprak, gürültü kirliliği artar.- Doğal kaynaklar hızla tükenir.- Hızlı büyüyen kentler doğal alanları daraltır. (Devam)
1. Köy Altı Yerleşmeleri Bazı kişilerin çeşitli nedenlerle köylerinden ayrılarak kurdukları bir ya da birkaç meskenden oluşan yerleşmelerdir. Özellikleri: - İdari yönden bir köye bağlıdır.- Geçici yerleşmelerdir.- Sonradan süreklilik kazanıp köy statüsü kazanabilirler.- Genellikle ilkbahar ve yaz mevsimlerinde kullanılırlar.- Eğitim, sağlık, cami gibi hizmetleri bağlı olduğu köyden alırlar.- Çoğunlukla derme – çatma basit barınaklardan oluşur.- Bölgelere ve yapısına göre çeşitli isimler alırlar: Bunlar büyükten küçüğe doğru: Mahalle, yayla, çiftlik, mezra, kom, canik, oba, divan, dam ve bağ evidir. Köy Altı Yerleşmelerin Ortaya Çıkma Sebepleri: - Tarım arazilerinin yetersiz ya da birbirinden uzak olması.- Hayvanlar için otlak ve barınak temini.- Devlete ait arazilerin özellikl... (Devam)
Yer altı sularının kendiliğinden yer yüzüne ulaşmasına pınar veya kaynak denir. Türkiye’de gayzer hariç tüm yer altı kaynaklarına rastlanır. 1. Yamaç (Vadi) Kaynakları Geçirimli tabaka boyunca yer altına sızan suyun uygun yerlerde yüzeye çıkması ile oluşan kaynaklardır. Türkiye dağlık, engebeli ve yüksek bir ülke olduğu için fazla rastlanır. Suları genelde temiz, içmeye uygun ve soğuktur. Akım miktarı iklime bağlı olarak değişir. 2. Karstik Kaynaklar Karstik arazilerde yer altına sızan suların uygun bir noktada yüzeye çıkmasıyla oluşan kaynaklardır. Ülkemizde Akdeniz Bölgesinin genelinde, özellikle Teke – Taşeli Platolarında görülmektedir. Suları kireçli ve içmeye fazla elverişli değildir. ... (Devam)
Yeryüzündeki tatlı suların büyük bir bölümü yer altında kaya çatlakları ve gözeneklerde yer alır. Yer altındaki suların toplam tatlı su rezervi içindeki miktarı 98% civarındadır. Yer altındaki sular özellikle çatlaklar, gözenekler, kılcal damarlar ve mağaralarda çeşitli rezervler oluştururlar. Bir yerde yer altı suyunun birikmesi için altta geçirimsiz bir tabakanın bulunması gereklidir. Volkanik ve metamorfik kayaçların pek çoğu geçirimsiz özelliktedir.
Geçirimsiz tabakaların üzerindeki biriken su kütlesine su tablası adı verilir. Geçirimli tabakaların geçirimsiz tabakayla temas ettiği alanlarda biriken su kütlesine taban suyu denilir. Taban suları bazen uygun koşullarda kendiliğinden yüzeye ulaşır. Genellikle kuyular ve sondajlar yardımıyla yüzeye çıkarılarak içmede ... (Devam)