(04.09.2014 tarihli değişikliğe göre düzenlenmiştir.)
Doğal SistemlerA.10.1 KayaçlarKazanım: Kayaçların özellikleri ile yeryüzü şekillerinin oluşum süreçlerini ilişkilendirir.A.10.2 Su KaynaklarıKazanım: Su kaynaklarını farklı özelliklerine göre sınıflandırır.A.10.3 Toprak Oluşumu ve SınıflandırılmasıKazanım: Toprak çeşitliliğini oluşum süreçlerine göre açıklar.A.10.4 Bitki Tür ve Topluluklarının SınıflandırılmasKazanım: Bitki tür ve topluluklarını genel özelliklerine göre sınıflandırır.A.10.5 Yeryüzünde Bitki Topluluklarının DağılışıKazanım: Farklı bitki topluluklarının dağılışı ile iklim ve yer şekillerini ilişkilendirir.Beşeri SistemlerB.10.1 Nüfus ve ÖzellikleriKazanım: Nüfus özellikleri ve nüfusun önemi hakkında çıkarımlarda bulunur.B.10.2 Dünya ... (Devam)
Doğal SistemlerA.11.1 BiyoçeşitlilikKazanım: Biyoçeşitliliğin oluşumunda ve azalmasında etkili faktörleri sorgular.A.11.2 Ekosistemlerdeki İşleyişKazanım: Ekosistemi oluşturan unsurları, madde döngüsünü ve enerji akışını ekosistemin devamlılığı açısından analiz eder.A.11.3 Su EkosistemleriKazanım: Su ekosisteminin unsurlarını ve işleyişini analiz eder.Beşeri SistemlerB.11.1 Nüfus ve Nüfus PolitikalarıKazanım: Ülkelerin farklı dönemlerine ait nüfus politikalarını ve bunların sonuçlarını karşılaştırır.B.11.2 Şehirlerin FonksiyonlarıKazanım: Şehirleri fonksiyonel özellikleri açısından örneklendirerek bunların küresel ve bölgesel etkilerini yorumlar.B.11.3 Şehirlerin Tarihsel Süreçte GelişimiKazanım: Tarihsel süreçte şehirlerin nüfus ve fonksiyonel özelliklerindeki değişimleri küresel etkileri ... (Devam)
Doğal SistemlerA.12.1 Sıradışı Doğa OlaylarıKazanım: Doğa olaylarının ekstrem durumlarını ve etkilerini değerlendirir.A.12.2 İnsan ve Doğa EtkileşimiKazanım: Coğrafi bir bakış açısıyla doğal ve beşerî süreçler arasındaki etkileşime kanıtlar gösterir.A.12.3 Yarından SonraKazanım: Doğal sistemlerdeki değişimlerle ilgili geleceğe yönelik çıkarımlarda bulunur.Beşeri SistemlerB.12.1 İlk Kültür MerkezleriKazanım: Dünya üzerinde ilk kültür merkezlerinin ortaya çıkışını ve yayılışını belirleyen faktörleri zaman, süreklilik ve değişim açısından değerlendirir.B.12.2 Ekonomik Faaliyetlerin Sosyal ve Kültürel EtkileriKazanım: Örnek incelemeler yoluyla bir bölgedeki baskın ekonomik faaliyet türünün sosyal ve kültürel yaşama olan etkilerini tartışır.B.12.3 Şehirleşme, Sanayi, Göç İlişki... (Devam)
(Kaynak 1) Aşağıdaki kavram ağı haritasında küresel ısınmadan etkilenen bazı unsurlar verilmiştir. Ön bilgilerinizden yararlanarak kutucuklarda belirtilen başlıklar ile ilgili küresel ısınmanın meydana getirdiği değişimleri boş bırakılan yerlere yazınız. TARIM: Yükselen sıcaklıklar tropik bölgelerde ürün kaybına neden olurken tahıl üretimi için çok soğuk olan kuzey bölgeleri de tarım için elverişli hâle gelecektir. Örneğin, Sibirya, Kanada hatta Alaska'da artık orta kuşak bitkileri yetişebilecek. Ancak bu bölgelerdeki tahıl üretimi tropik bölgelerdeki ürün kaybının yerini doldurmaya yetmeyecektir. SAĞLIK: Sıcaklık artışına bağlı stres ve psikolojik sorunlar ortaya çıkacak, Sıcaklığın artışı ile hava kirliliği de artmaktadır.Bu da özellikle solunum yolu hastalıkları sonucu ölümlerde artışa yol a&... (Devam)
1.Sera etkisi nedir ? Açıklayınız. Güneş ışınlarının yeryüzüne çarpıp ısı enerjisi haline dönüşmesi sırasında, bu enerjinin uzaya yayılmasını önleyen ve bir manto gibi görev yapan, karbon dioksit, tozlar, su buharı, partiküller v.s. maddelerin ısıyı abzorbe ederek, dünyanın giderek ısınmasına sebep olduğu olaydır. sera gazları: H2O, CH4, NO2, CFC gibi sera etkisini oluşturan gazlardır. 2.Sumatra'nın Toba Dağı'nda 73 bin yıl önce meydana gelen volkanizmanın sonuçları nelerdir? Sumatra'daki Toba Dağı yaklaşık 73.000 yıl önce patlamış ve atmosfere yoğun bir şekilde kül ve gaz yayılmıştır. Patlamanın şiddetiyle gökyüzünün karardığı ve bölgede sıcaklık değerlerinin önemli ölçüde azaldığı görülmüştür. Bu nedenle iklimin Buzul Çağı'ndaki duruma dönd&uu... (Devam)
Aşağıdaki soruları cevaplandırınız. 1. Çevrenin bozulması ve çevre sorunlarının ortaya çıkması nasıl başlamıştır?CEVAP: Sanayi Devrimi ile çevre sorunları büyük oranda artmıştır. Bunun sebebi fosil yakıtların fazla kullanılması, bunların çevreye verdiği kirliliktir. Ayrıca hızlı nüfus artışı doğal kaynaklara olan talebi arttırmıştır. 2. Gelecekte yaşanacak çevre sorunlarını azaltmak ve ortadan kaldırmak için neler yapılmalıdır?CEVAP: Çevre sorunlarını önlemek için insanlar bilinçlendirilmeli, yenilenebilir kaynaklar tercih edilmeli, doğal kaynakların sürdürülebilir ve planlı kullanılması sağlanmalıdır. 3. Günümüzdeki çevre sorunlarının ortaya çıkmasında hangi faktörlerin etkileri vardır?CEVAP: Hızlı nüfus artışı, sanayileşme, şehirleşme, çarpık kentleşme, doğal kay... (Devam)
Doğal SistemlerA.9.1 Doğal UnsurlarKazanım: Doğa ve insan etkileşimini anlamlandırır.A.9.2 Doğa, İnsan ve CoğrafyaKazanım: Doğa ve insan etkileşimini ortaya koymada coğrafyanın rolünü algılar.A.9.3 Doğal SistemlerKazanım: Doğal sistemlerin coğrafyanın konuları içerisindeki yerini belirler.A.9.4 Harita BilgisiKazanım: Bilgileri haritalara aktarmada kullanılan yöntem ve teknikleri kullanım amaçları açısından karşılaştırır.A.9.5 Coğrafi Koordinat SistemiKazanım: Koordinat sistemi ve haritayı oluşturan unsurlardan yola çıkarak zaman ve yere ait özellikler hakkında çıkarımlarda bulunur.A.9.6 İzohipslerKazanım: Eş yükselti eğrileriyle çizilmiş bir harita üzerinde ana yer şekillerini ayırt eder.A.9.7 Dünya'nın Şekli ve HareketleriKazanım: Dünyanın şekli ve hareketlerinin etkilerini yorumlar.A.9.8 Atmosfer ve ÖzellikleriKazanım: Atmosferin özellikler... (Devam)
Yeryüzünde hareket eden su kütlelerine akarsu denir. Akarsular boyutlarına göre büyükten küçüğe doğru dere, çay ve ırmak adlarını alırlar.
Akarsuların sularını topladığı alana havza, havza sınırına ise su bölümü çizgisi denilmektedir. Eğer bir akarsu sularını denize ulaştırıyorsa açık havza, ulaştıramıyorsa kapalı havza olarak nitelendirilir. Kapalı havzalarda sular genellikle bir gölde son bulurlar. Bazı kapalı havza akarsuları çölde buharlaşarak ya da karstik bir arazide yer altına sızarak da son bulabilir.
Bir akarsuyun ortaya çıktığı, beslendiği bölümüne kaynak; denize, göle veya başka bir a... (Devam)
Nüfusun 14 – 65 yaş arasında kalan, teorik olarak çalışma kapasitesi bulunan tüm bireylerine aktif nüfus denir.
Ancak bu nüfusun tümü üretim faaliyetleri içinde yer almaz. Bu nedenle çalışmakta olan insanların oluşturduğu gruba çalışan nüfus denir.
Çalışan nüfusun ekonomik faaliyet gruplarına dağılımı ülkelerin sosyo – ekonomik yapısı hakkında önemli bilgiler verir. Gelişmemiş ülkelerde genellikle birincil sektörde çalışan insan sayısı ve oranı oldukça fazladır. Gelişmiş toplumlarda ise ise genellikle birincil sektörün payı çok düşük, ikincil ve üçüncül sektörlerin payı fazladır.
Gelişmemiş Ülkeler - Aktif nüfus içinde tarım, hayvancılık gibi birincil iş kollarında çalışan insan sayısı diğer sektörlerden &... (Devam)
Ekosistem: Canlı ve cansızların oluşturduğu birlikteliğe ekosistem denir.
Biyoçeşitlilik: Bir bölgedeki genlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bütüne biyolojik çeşitlilik denir. Biyoçeşitlilik birinci derecede doğal koşullara bağlıdır.
Biyom: Benzer bitki ve hayvan topluluklarını barındıran yaşam ortamlarına biyom denir.
Habitat: Belirli bir canlı türünün yaşam alanı.
Biyoçeşitliliği Etkileyen Başlıca Faktörler
Biyoçeşitliliğin Yeryüzündeki Dağılışı
1. Yağmur Ormanları Biyomu Bulunduğu Yer: 0 – 10 derece kuzey ve güney paralelleri. İklim: Yıl boyunca nemli ve sıcak Bitkiler: Yüksek ağaçlardan ot ve çalılıklara. Yıl boyuna yeşil kalabilen yayvan yapraklılar Hayvanlar: Yılan, kertenkele, kurbağa, şempanze, j... (Devam)
DEMİR YOLLARININ GEÇMİŞİ Demiryolunun kökeni çok eskilere dayanır. Arkeologlar Mısır'daki bir piramidin yakınında MÖ 2600 yıllarında yapıldığı sanılan bronz ray kalıntılarını gün ışığına çıkarmışlardır. Piramidin yapımında kullanılan taşların ocaklardan taşınmasında bu raylardan yararlanıldığı sanılmaktadır. Mısır'da kullanılan ray örneğinden, lokomotif yapımının gerçekleşmesine kadar binlerce yılın geçmesi gerekmiştir. Bu süre içinde raylar, özellikle maden ocaklarında, hayvanların ya da insanların ağır maddelerle yüklü araçları daha kolay çekmelerini sağlamak amacıyla kullanılmıştır. Bu raylar genellikle tahtadan kimi zaman da rayın dayanıklılığını arttırmak amacıyla metallerle kaplanarak yapılmıştır. Ray sistemi ilk olarak Cumberland'daki bir maden ocağında kullanılmıştır. Öbür makineli taşıt... (Devam)
- Deprem titreşimlerini kaydeden cihazlara sismograf denir. - Depremin etkisi (kuvveti) iki ölçekle ölçülür. - Depremin Büyüklüğü; ortaya çıkan enerji miktarı olup Richter ölçeği ile ölçülür, magnitüd ile ifade edilir. - Depremin Şiddeti; Depremin yeryüzünde yarattığı etkiye bakılarak Mercalli ölçeğine göre 1 – 12 arasında değer verilerek bulunur.
Yerkabuğundaki kısa süreli salınım hareketine deprem denir.
- Depremin yer altında ortaya çıktığı yere hiposantr (iç merkez) denir. - Depremin yer yüzünde en yakın olduğu yere episantr (dış merkez) denir. - Deprem bilimine sismoloji denir. (Devam)
Doğal çevreyi oluşturan dört temel sistem vardır. Bunlar; taş küre (litosfer), su küre (hidrosfer), hava küre (atmosfer) ve canlılar küresi (biyosfer) dir. Bu sistemler birbiriyle etkileşim halindedirler.
Litosfer: Katı olan yer kabuğunu, yarı sıvı durumundaki mantoyu ve sıvı durumdaki çekirdeği içerir.en dış kısmıdır. Litosfere taş küre denilmesinin nedeni bileşiminin katı veya erimiş haldeki kayaçlardan oluşmasıdır. Okyanus tabanları, sıradağlar, vadiler, platolar litosfere ait yer şekilleridir. Depremler ve volkanlar, litosferde meydana gelen olaylardır.
Hidrosfer: Katı, sıvı ve gaz haldeki tüm sulardan oluşan küredir. Su küre olarak da bilinen hidrosfer, litosferin ve atmosferin belli bir kesiminde bulunan suları kapsar. Hidrosferdeki suların çok az bir kısmı tatlıdır. Tatlı suların çoğunluğunu donmuş halde bulunan buzullar oluşturur. Ayrıca nehir, yer altı suları ve göllerin de çoğu tatlı sudur. Yeryüzünd... (Devam)
Tarih boyunca insanlar, ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli doğal kaynakları kullanmışlardır. Bu doğal kaynaklan kullanırken de yaşadıkları mekânı ve çevreyi çeşitli şekillerde değiştirmişlerdir. Tüm doğal kaynakların kullanımı ile ilişkili sorunlarda olduğu gibi madencilikte de faaliyet türlerine bağlı olarak farklı boyutlarda gelişen çevre bozulmaları meydana gelmiş ve gelmeye devam etmektedir. Maden kömürü çıkarımının çevreye olan olumsuz etkileri nelerdir? Yüzey şekillerinin ve drenajın değiştirilmesiFlora ve faunanın zarar görmesiÇevre düzenlemesi yapılarak olumsuz etki aza indirilebilir. Ancak bu durum kömür çıkarma maliyetini arttırır
Maden kömürü yakılmasının çevreye olan olumsuz etkileri nelerdir? Hava kirliliğine yol açar.Havadaki karbondioksit oranını a... (Devam)
Büyük patlama (Big Bang) teorisine göre; gezegenimizin ilk oluşum anı 13.7 Gy dayanır, büyük bir patlama sonucunda evrene madde saçılmıştır.Başlangıçta atomik parçalar (proton, nötron ve elektronlar), ardından da kalıntılar soğudukça en hafif olan hidrojen ve helyum elementleri oluştu. Birkaç 100 My sonra gazları içeren bulutlarda yoğuşmalar sonucu, oluşum yerlerinden kaçan galaktik sistemin parçaları olan yıldızlar meydana geldi. Gazların yoğunlaşması ilk yıldızları meydana getirdi, ısınma da nükleer füzyonu oluşturdu. Yıldızların merkezinde hidrojen atomları helyum atomlarına dönüşürken ışınlama ile enerji (ısı, ışık, kozmik ışınlar) açığa çıktı. Astronomlara göre, Güneşten daha yoğun yıldızlarda termonükleer reaksiyonlar sonucu atom sayısı 26 olan demire kadar tüm elementlerin meyd... (Devam)
Ø Deprem bölgeleri ile levha sınırları, fay hatları ve genç kıvrım dağları paralellik gösterir. Ø En yıkıcı depremler kara içlerindeki fay alanlarında meydana gelir. Okyanuslardaki depremler ise daha çok tsunami ile kıyılarda etkisini gösterir. Ø En sık deprem görülen alanlar Güneydoğu Asya ve Japonya çevresidir.
Başlıca Deprem Kuşakları:
- Büyük Okyanus çevresi - Alp - Himalaya Kıvrım Sistemi - Akdeniz çevresi (Devam)
Dünya'nın Ekseni Neden Eğiktir? Ekliptik eksen ile Dünya’nın ekseni birbiri ile çakışmaz, aralarında 23° 27’ lık bir eğiklik vardır. Bu eğikliğe Dünya’nın Eksen Eğikliği adı verilir. Eksen eğikliğinin nedeni kesin olarak bilinmiyor. Güneş Sistemine baktığımızda bununla ilgili bir düzen yok. Örneğin Güneş'in eksen eğikliği 7 derece, Merkür'ün sıfır derece, Uranüs'ün 97 derecedir. Bilim adamları eksen eğikliğinin oluşmasını gök cisimlerinin bu gezegenlere çarpmasıyla meydana gelmiş olabileceğine inanıyorlar. Bazı bilim adamları ise gezegenlerin uydularının çekim gücüne göre bu değerin belirlenmiş olabileceğini söylüyor.
Eksen Eğikliği Değişir Mi? Genel olarak sabit kabul edilir. Yapılan araştırmalar 5 milyon yıllık bir süreçte Dünya'nın eksen eğikliğinin 22 ile 24 derece arasında d... (Devam)
Dünyamızı dıştan kuşatan sonsuz boşluğa uzay (evren) denir. Dünyamız, Samanyolu galaksisinde yer alan Güneş Sisteminin 3. gezegenidir.
Dünyanın Şekli
Dünyanın kutuplardan basık, ekvatordan şişkin kendine özgü şekline geoit denir. Kutuplar, ekvatora göre yerin merkezine 21 km daha yakındır. Pratikte küre olarak kabul edilir, bu nedenle yerküre olarak da adlandırılır. (Devam)