SAĞLIK Kuraklığın artması ve su kıtlığına bağlı salgın hastalıklarda artış olacaktır. Yaz mevsimi daha sıcak geçecek, sıcak çarpmaları artacaktır. Yeterli temiz içme suyuna sahip olamayan Afrika kıtası günümüzde sıklıkla ölüme götüren salgın hastalıklarla uğraşmaktadır. TARIM Yükselen sıcaklıklar tropik bölgelerde ürün kaybına neden olurken tahıl üretimi için çok soğuk olan kuzey bölgeler tarım için elverişli hâle gelecektir. Örneğin, Sibirya, Kanada hatta Alaska’da artık orta kuşak bitkileri yetişebilecek. Ancak bu bölgelerdeki tahıl üretimi tropik bölgelerdeki ürün kaybının yerini doldurmaya yetmeyecektır. SU KAYNAKLARI Buharlaşma artacak, buna bağlı kuraklık artacaktır. Hava sıcaklığındaki artışa bağlı olarak havanın nem tutma kapasitesi artacak, yağış azalacak. Yer altı... (Devam)
(Kaynak 1) Aşağıdaki kavram ağı haritasında küresel ısınmadan etkilenen bazı unsurlar verilmiştir. Ön bilgilerinizden yararlanarak kutucuklarda belirtilen başlıklar ile ilgili küresel ısınmanın meydana getirdiği değişimleri boş bırakılan yerlere yazınız. TARIM: Yükselen sıcaklıklar tropik bölgelerde ürün kaybına neden olurken tahıl üretimi için çok soğuk olan kuzey bölgeleri de tarım için elverişli hâle gelecektir. Örneğin, Sibirya, Kanada hatta Alaska'da artık orta kuşak bitkileri yetişebilecek. Ancak bu bölgelerdeki tahıl üretimi tropik bölgelerdeki ürün kaybının yerini doldurmaya yetmeyecektir. SAĞLIK: Sıcaklık artışına bağlı stres ve psikolojik sorunlar ortaya çıkacak, Sıcaklığın artışı ile hava kirliliği de artmaktadır.Bu da özellikle solunum yolu hastalıkları sonucu ölümlerde artışa yol a&... (Devam)
1.Sera etkisi nedir ? Açıklayınız. Güneş ışınlarının yeryüzüne çarpıp ısı enerjisi haline dönüşmesi sırasında, bu enerjinin uzaya yayılmasını önleyen ve bir manto gibi görev yapan, karbon dioksit, tozlar, su buharı, partiküller v.s. maddelerin ısıyı abzorbe ederek, dünyanın giderek ısınmasına sebep olduğu olaydır. sera gazları: H2O, CH4, NO2, CFC gibi sera etkisini oluşturan gazlardır. 2.Sumatra'nın Toba Dağı'nda 73 bin yıl önce meydana gelen volkanizmanın sonuçları nelerdir? Sumatra'daki Toba Dağı yaklaşık 73.000 yıl önce patlamış ve atmosfere yoğun bir şekilde kül ve gaz yayılmıştır. Patlamanın şiddetiyle gökyüzünün karardığı ve bölgede sıcaklık değerlerinin önemli ölçüde azaldığı görülmüştür. Bu nedenle iklimin Buzul Çağı'ndaki duruma dönd&uu... (Devam)
Yeryüzünde hareket eden su kütlelerine akarsu denir. Akarsular boyutlarına göre büyükten küçüğe doğru dere, çay ve ırmak adlarını alırlar.
Akarsuların sularını topladığı alana havza, havza sınırına ise su bölümü çizgisi denilmektedir. Eğer bir akarsu sularını denize ulaştırıyorsa açık havza, ulaştıramıyorsa kapalı havza olarak nitelendirilir. Kapalı havzalarda sular genellikle bir gölde son bulurlar.
Bir akarsuyun ortaya çıktığı, beslendiği bölümüne kaynak; denize, göle veya başka bir akarsuya döküldüğü kısma ağız; akışın gerçekleştiği çukurluğa ise yatak adı... (Devam)
Atmosfer basıncı, atmosferdeki gazların yeryüzüne uyguladığı kuvvettir. 45° enleminde 15°C sıcaklıkta deniz seviyesinde ölçülen atmosfer basıncı 1013 mbar ya da 760 mm ile ifade edilir. Bu değere normal atmosfer basıncı denir. 1013 mbar'dan daha düşük basınç değerlerine alçak basınç, 1013 mbar'dan daha fazla basınç değerlerine yüksek basınç denir. Basıncın yeryüzündeki dağılışı aynı değildir. Yerçekimi, sıcaklık, yükselti ve Dünya'nın günlük hareketi;, basınç türlerinin oluşumunda etkilidir.
Alçak Basınçlar Çevresine göre basınç değerlerinin düşük olduğu merkezlerdir. Havanın hareketi çevreden merkeze doğrudur. Kuzey yarım kürede saatin ters yönünde iken güney yarım kürede saat yönündedir. Alçak basınç... (Devam)
Bir basınç merkezi termik ya da dinamik olabilir. Bunu belirleyen temel fark oluşum şeklidir. Eğer bir basınç merkezi sıcaklığın etkisi ile oluştuysa termik, sıcaklığın etkisinden çok hareket ya da çevresine göre durum söz konusu ise dinamik kökenli bir basınçtır.
Isınan hava hafifler ve burada termik alçak basınçları oluşturur. Hafifleyen havanın yükselmesi ve yükseldikçe sıcaklık kaybetmesi sonucu yükselim yağışları meydana gelir. Hava kararsızdır ve çoğunlukla bulutludur.
Ekvator'a güneş ışınları çoğunlukla dik ve dike yakın açılarla gelir. Aşırı ısınma burada sürekli bir termik alçak basınç oluşmasını sağlamıştır.
Aşırı soğuk bir hava ise ağırlaşır. Ağırlaşan hava çöker. Bu alçalıcı hava hareketi gökyüzünün çoğunlukla bulutsuz, ayaz ve yağışsız olmasını sağlar. Örneğin kış mevsiminde geniş bir kara kütlesi olan Sibirya üzerinde aşırı soğumaya bağlı olarak termi... (Devam)
Atmosferi oluşturan gazların bir ağırlığı vardır. Yerçekimi kuvveti sayesinde gazlar yeryüzü üzerinde bir ağırlık etkisi oluşturur. Bu etkiye "Atmosfer Basıncı" denir.
Basınç milimetre ya da milibar ile ifade edilir. 45º enleminde 15ºC sıcaklıkta deniz kenarında ölçülen basınç 760 mm ya da 1013 milibardır. Bu değere "Normal Atmosfer Basıncı" denir.
Basınç değerleri bazı yerlerde normal basınç değerinden yüksek, bazı yerlerde düşüktür. (Devam)
Kutuplar, ekvatora göre yerin merkezine daha yakındır. Buna bağlı olarak kutuplarda yerçekimi fazla, ekvatorda azdır. Ekvatordan kutuplara doğru yerçekimi artar. Bu artış basınç üzerinde de etkilidir.
2. Sıcaklık
Termik basınçlar ısınma ve soğumaya bağlı olarak oluşurlar.
Isınan havanın hacmi artar, yoğunluğu azalır. Buna bağlı yer üzerine uygulayacağı kuvvet de azalacak ve burada Termik Alçak Basınç oluşacaktır.
Soğuyan havanın hacmi küçülür, yoğunluğu artar. Buna bağlı olarak ağırlığı artacak ve burada Termik Yüksek Basınç oluşacaktır.
3. Yükselti
Yerçekimine bağlı olarak atmosferdeki gazların %75'i Troposfer'de bulunur ve yükselti arttıkça yoğunluk azalır. Ayrıca oksijen ve su buharı gibi ağır gazlar da yeryüzüne yakın yerlerdedir.
Tüm bunlara bağlı olarak yükselti arttıkça basınç azalır.
1. İklim: İklim koşulları bitkilerin oluşum, gelişim ve yayılım özelliklerini doğrudan etkileyen en önemli faktördür.
- Sıcaklık: Sıcaklık değerlerinin düşük olduğu yerlerde bitki gelişimi zordur. Toprağın donmuş halde olması bitkinin beslenmesini engellediği gibi soğuk koşullar besin dolaşımını da olumsuz yönde etkiler. Yüksek sıcaklık değerleri ise buharlaşmayı şiddetlendirerek hem bitkilerin topraktan su yoluyla beslenmesini engeller hem de bitkinin sürekli su kaybetmesine yol açar. - Yağış: Bitkilerin oluşabilmesi, beslenebilmesi ve varlığını sürdürebilmesi için yağış olmazsa olmaz bir faktördür. Yağışlı alanlarda bitki örtüsü daha sık ve yoğun, kurak alanlarda ise seyrek ve cılızdır. - Rüzgar: Bitkilerin besin çevrimini sürdürebilmesi için havadaki karbondioksit ve oksijene ihtiyaçları... (Devam)
Ekosistem: Canlı ve cansızların oluşturduğu birlikteliğe ekosistem denir.
Biyoçeşitlilik: Bir bölgedeki genlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bütüne biyolojik çeşitlilik denir. Biyoçeşitlilik birinci derecede doğal koşullara bağlıdır.
Biyom: Benzer bitki ve hayvan topluluklarını barındıran yaşam ortamlarına biyom denir.
Habitat: Belirli bir canlı türünün yaşam alanı.
Biyoçeşitliliği Etkileyen Başlıca Faktörler
Biyoçeşitliliğin Yeryüzündeki Dağılışı
1. Yağmur Ormanları Biyomu Bulunduğu Yer: 0 – 10 derece kuzey ve güney paralelleri. İklim: Yıl boyunca nemli ve sıcak Bitkiler: Yüksek ağaçlardan ot ve çalılıklara. Yıl boyuna yeşil kalabilen yayvan yapraklılar Hayvanlar: Yılan, kertenkele, kurbağa, şempanze, j... (Devam)
Küresel ısınma nedeniyle buzullar günden güne eriyor. Kuzey kutbunun %25'i son 30 yılda yok oldu. Peki buzullar Dünyamız için neden önemli:
1. Buzullar birçok akarsuyun kaynağıdır. Akarsu tatlı su kaynağıdır ve insanların su ihtiyacı için önemlidir. Ayrıca tarımda kullanılır. 2. Sayıları az bulunan ve soyu tükenme tehlikesi altındaki hayvanlar için yaşam alanıdır. 3. Yıllık sıcaklık bilançosunun dengelenmesinde önemli role sahiptir. Güneş radyasyonunu fazla miktarda yansıtır (albedo yüksek). 4. Buzulların erimesi deniz seviyesinde yükselmeye yol açabilir. Bu durum kıyı çizgilerinin değişmesine, kıyıların ve buradaki yerleşmelerin sular altında kalmasına yol açabilir. Örneğin Bangladeş bu tehlikeyi yaşamaktadır. 5. Buzullar okyanus akıntıları için de kaynaktır. Buzulların erimesi okyanus akıntılarının etki... (Devam)
- Atmosferde meydana gelen hava olayları (yağış, rüzgar, sıcaklık değişmeleri, nemlilik). - Akarsular, göller ve denizlerin özellikleri, - Ağaç, çalı ve ot topluluklarının özellikleri, - Çeşitli yeryüzü şekillerinin özellikleri, - Toprakların özellikleri, - Deprem, sel, çığ, heyelan, don, dolu, fırtına gibi doğal afetler. - İnsanların topluluk olarak sahip oldukları ve yaşayabilmek için yaptıkları ekonomik etkinlikler. - Nüfusun çeşitli özellikleri (artışı, eksilmesi, göçler ile nüfusun ekonomik ve sosyal özellikleri). - İnsanların yaşadığı yerleşim birimleri ve bunların özellikleri. - Madenler ve enerji kaynakları. - Tarım, ticaret, sanayi, turizm faaliyetleri. - Çevre sorunları ve bunlara çözüm yolları.
İnsan, Coğrafyasız Olmaz
Coğrafya, insanı birey olarak ele almaz. Çünkü bu başka bilimlerin konusudur. Coğrafi araştırmaların odak noktasında her ... (Devam)
- Dağlık alanlarda bitkiler sıcaklık ve kar örtüsü sebebiyle uzun süre varlık gösteremezler. Yalnızca yaz aylarında bu alanlarda çayır topluluklar ortaya çıkar. Bu bitkilere “Alpin Çayırlar” ya da “Dağ Çayırları” adı verilir. - Çayır toplulukları aynı zamanda sert karasal iklim bölgelerinde Tayga ormanlarının bulunmadığı alanlarda da görülürler. - Sıcaklığın az olması ve yaz mevsiminde yağışların görülmesi bitki örtüsünün uzun boylu otlardan oluşmasına yol açmıştır. - Yükseltiye bağlı sıcaklık düşüşünden dolayı belirli bir seviyeden sonra orman örtüsü görülmez. Bu seviyeye “orman üst sınırı” denir. Orman örtüsünün ortadan kalkmasının sebebi aşırı yükseltiden dolayı düşük sıcaklık v... (Devam)
Bir okyanus ile bağlantısı bulunan geniş su kütleleridir. Sınırı çizilemeyen ve bir okyanusa komşu olan deniz kenar deniz olarak adlandırılır. Akdeniz bir kenar denizdir. Sınırı çizilebilen ve başka bir denize komşu denizler ise iç deniz olarak adlandırılır. Buna Karadeniz örnek verilebilir.
Belli başlı denizler: Akdeniz, Baltık Denizi, Adriya Denizi, Ege Denizi, Karadeniz, Kızıldeniz, Karayip Denizi, Umman Denizi, Japon Denizi.
Deniz ve okyanusların tuzluluk oranı sıcaklık, yağış, rüzgar vb. bağlıdır. Dalga oluşma sebebi ise rüzgar, deprem, volkanizma vb. dir. (Devam)
Tarih boyunca insanlar, ihtiyaçlarını karşılamak için çeşitli doğal kaynakları kullanmışlardır. Bu doğal kaynaklan kullanırken de yaşadıkları mekânı ve çevreyi çeşitli şekillerde değiştirmişlerdir. Tüm doğal kaynakların kullanımı ile ilişkili sorunlarda olduğu gibi madencilikte de faaliyet türlerine bağlı olarak farklı boyutlarda gelişen çevre bozulmaları meydana gelmiş ve gelmeye devam etmektedir. Maden kömürü çıkarımının çevreye olan olumsuz etkileri nelerdir? Yüzey şekillerinin ve drenajın değiştirilmesiFlora ve faunanın zarar görmesiÇevre düzenlemesi yapılarak olumsuz etki aza indirilebilir. Ancak bu durum kömür çıkarma maliyetini arttırır
Maden kömürü yakılmasının çevreye olan olumsuz etkileri nelerdir? Hava kirliliğine yol açar.Havadaki karbondioksit oranını a... (Devam)
Büyük patlama (Big Bang) teorisine göre; gezegenimizin ilk oluşum anı 13.7 Gy dayanır, büyük bir patlama sonucunda evrene madde saçılmıştır.Başlangıçta atomik parçalar (proton, nötron ve elektronlar), ardından da kalıntılar soğudukça en hafif olan hidrojen ve helyum elementleri oluştu. Birkaç 100 My sonra gazları içeren bulutlarda yoğuşmalar sonucu, oluşum yerlerinden kaçan galaktik sistemin parçaları olan yıldızlar meydana geldi. Gazların yoğunlaşması ilk yıldızları meydana getirdi, ısınma da nükleer füzyonu oluşturdu. Yıldızların merkezinde hidrojen atomları helyum atomlarına dönüşürken ışınlama ile enerji (ısı, ışık, kozmik ışınlar) açığa çıktı. Astronomlara göre, Güneşten daha yoğun yıldızlarda termonükleer reaksiyonlar sonucu atom sayısı 26 olan demire kadar tüm elementlerin meyd... (Devam)
Dünyanın kendi çevresindeki dönüş hareketi bir gün yani 24 saat sürdüğü için günlük hareket olarak adlandırılmıştır.
Günlük Hareketin Sonuçları
1. Gece ve gündüz birbirini izler. 2. Meridyenler arasında yerel saat farklılıkları oluşur. 3. Güneş ışınlarının gün içindeki geliş açısı değişime uğrar. 4. Günlük sıcaklık farklılıkları oluşur. Bu durumun sonucunda;
a. Meltem rüzgarları oluşur. b. Fiziksel ayrışma meydana gelir. c. Günlük basınç farkları oluşur.
5. Dünyanın dönüşü nedeniyle sapma (coriolis) etkisi ortaya çıkar. Buna bağlı olarak okyanus akıntıları ve sürekli rüzgarlar sapmaya uğrar. 6. Cisimlerin gün içinde gölge boyu değişir (3. maddeye bağlı olarak) 7. 30° ve 60° enlemlerinde dinamik basınç kuşakları oluşur. (Devam)
1. Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe güneş ışınlarının geliş açısı küçülür. Buna bağlı olarak;
a) Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe güneş ışınlarının atmosferde aldığı yol uzar.
b) Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe güneş ışınlarının uzaya yansıma oranı artar.
c) Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe ortalama sıcaklıklar azalır.
Ortalama sıcaklıklar Ekvator ve çevresinde yüksek, kutuplar ve çevresinde düşüktür.
d) Güneş ışınlarının geliş açısındaki farklığa bağlı olarak sıcaklık kuşakları oluşmuştur.
Üç sıcaklık kuşağı bulunur: Sıcak kuşak, ılıman kuşak ve soğuk kuşak.
e) Ekvator’dan kutuplara doğru gidildikçe deniz suyu tuzluluğu ve sıcaklığı azalır.
Ekvator ve çevresi sıcak olduğu için burada bulunan su yüzeylerinde (okyanus, deniz, göl) buharlaşma fazladır. Bunun bir sonucu olarak tuzluluk d... (Devam)
Dünyanın güneş çevresindeki dönüşüdür. Bu dönüşü 365 gün 6 saatte tamamlar.
Dünyanın güneş çevresinde izlediği yola yörünge denir. Bu yörünge elips şeklindedir. Bu nedenle bu hareketi içinde güneşe yaklaşıp uzaklaşır. Yörünge bir düzlem olarak düşünülmesiyle ekliptik düzlemi ortaya çıkar.
Dünyamız yörünge üzerinde belli bir açı ile durmaktadır. Bu açıya eksen eğikliği denir. Eksen eğikliği, mevsimlerin oluşmasını sağlar.
NOT: Dünyanın güneşe en yakın olduğu zaman 3 Ocak (günberi, dönüş hızı yüksek), en uzak olduğu zaman 4 Temmuz (günöte, dönüş hızı düşük).
Yıllık Hareketin Sonuçları
1. Güneş ışınlarının yıl içindeki geliş açısı değişime uğrar. Buna bağlı olarak mevsimler oluşur. 2. Cisimlerin gölge boyu yıl içinde değişime uğrar. 3. Yıllık sıcaklık farklılıkları ortaya çıkar. 4. Gece gündüz süreleri, buna bağlı olarak da güneşin doğuş ve ... (Devam)