Dünya üzerinde her iki kutup noktasını birleştiren kuzey ve güney doğrultusunda uzanan hayali çizgilere meridyen adı verilir.
Meridyenlerin başlıca özellikleri şunlardır:
1. İki meridyen arasındaki uzaklığın en geniş olduğu yer Ekvator'dur. Ekvator üzerinde iki meridyen arası uzaklık 111 km'dir. Ekvator'dan kutuplara doğru gidildikçe meridyenler arasındaki uzaklık azalır. 2. 0º başlangıç meridyeni Londra'nın Greenwich kasabasından geçer. 3. Meridyenler kutuplarda birleşir. Bu nedenle meridyenler arasındaki uzaklık Ekvator'dan kutuplara doğru gidildikçe azalır. 4. Greenwich'in doğusunda 180 tane, batısında 180 tane olmak üzere toplam 360 tane meridyen vardır. Greenwich'in doğusunda kalanlara doğu meridyenleri, batısında kalanlara batı meridyenleri denir. 5. İki meridyen arasında her yerde 4 dakikalık zaman farkı vardır. Çünkü, dünya üzerindeki bütün noktalar 24 saatte 360º lik dönüş yaparlar. 6. Aynı meridye... (Devam)
Kara ve denizlerin yıl içinde farklı ısınmasına bağlı olarak oluşan rüzgarlardır.
a. Yaz Musonu
Ilık denizlerde üzerindeki YB alanlarından Asya'daki sıcak karalar üzerinde bulunan AB alanlarına eser. Güneydoğu Asya'ya bol yağış bırakırlar. Yağışlar İlkbahar'da başlar Sonbahar'da sona erer.
b. Kış Musonu
Asya'daki karaların aşırı soğumasına bağlı oluşan YB alanlarından güneydeki ılık denizlere doğru eser.
Muson rüzgarlarının görüldüğü yerler:
- Güney ve Güneydoğu Asya kıyıları - Avustralya kıyıları - Afrika'nın Gine Körfezi kıyıları (Devam)
İnsanlar yaşayabilmek ve yaşam düzeylerini yükseltebilmek için çeşitli bilgilere ihtiyaç duyarlar. Bunlardan birisi de coğrafi bilgilerdir.
Coğrafya derslerinde öğrendiğimiz bilgiler, bizlerin hayatını çeşitli yönlerden ilgilendirir ve bizlere çeşitli konularda yardımcı olur.
Bunlardan başlıcaları:
- Yer ve yön bulmada yarar sağlar. - Haritalardan yararlanmamızı sağlar. - Yurt sevgisi kazandırır, vatandaşlık bağlarının güçlenmesini sağlar. - Ülkemizi diğer ülkelerle karşılaştırmamızı sağlar. - Kalkınma planları hazırlanmasında yardımcı olur. - Çevre bilinci kazandırır. - Savaş sırasında bilgilerden ve haritalardan faydalanılır. (Devam)
a. Mevsimlik Göçler Tarıma, turizme ve yaylacılığa dayalı geçici nüfus hareketleridir. b. Daimi Göçler Kırdan kıra, kırdan kente, kentten kıra, kentten kente sürekli olarak yerleşme amaçlı yapılan göçlerdir.
Türkiye’de göç veren bölgeler: Karadeniz ve Doğu Anadolu Bölgeleri Türkiye’de en fazla göç veren iller: Ardahan, Bartın, Sinop, Siirt. Türkiye’de göç alan bölgeler: Marmara ve Ege Bölgeleri. Türkiye’de en fazla göç alan iller: İstanbul, Antalya, Tekirdağ, Ankara, İzmir, Muğla.
2. Dış Göçler
a. Yurtdışından Türkiye’ye Doğru Kendi ülkesindeki baskı, savaş, şiddet olaylarından kaçan kişiler ile Balkanlardan gelen göçmenleri kapsar.
Bir ülkenin nüfus özelliklerini gösteren çizimlere nüfus piramitleri denir. Yatay eksende kişi sayısı ya da oranı, dikey eksende ise yaş grupları bulunur.
Piramitlerin Yorumlaması
1. Çocuk, Olgun ve Yaşlı nüfus hakkında bilgi verir. - Çocuk Nüfus, 0 – 14 yaş grubu - Olgun (Yetişkin) Nüfus, 15-64 yaş grubu - Yaşlı Nüfus, 64+ yaş grubu
2. Doğum ve ölüm oranları hakkında bilgi verir. - Pozitif Piramit, her dönem, bir önceki döneme göre daha fazla doğum yaşanmıştır (gelişmemiş ülke). - Durağan Piramit, her dönem, önceki döneme yakın doğum yaşanmıştır (gelişmiş ülke). - Negatif Piramit, her dönem, önceki dönemden daha az doğum yaşanmıştır.
Okyanus akıntıları, Dünyanın doğal sistemleri içerisinde canlılar için büyük öneme sahip öğelerinden biridir. Bu akıntılar iklim ve canlılar üzerinde etkilidir. Makalemizde bu akıntıların oluşum sebepleri, türleri ve özellikleri yer almaktadır. (Devam)
Yeryüzü şekillerinin birebir haritasını çizmek mümkün değildir. Bu nedenle haritadaki gerçek uzunluklar belli bir ölçek dahilinde küçültülerek haritaya aktarılır. Haritadaki bu küçültme oranına ölçek denir.
Ölçek iki şekilde ifade edilir: 1. Kesir Ölçek, 2. Çizgi Ölçek
1. Kesir Ölçek Küçültme oranının kesirli sayılarla ifade edildiği ölçek türüdür. Pay her zaman 1’dir. Örneğin;1/100.000, 1/250.000, 1/1.000.000 gibi... Kesir ölçekte birim yazılmaz. Her zaman santimetre (cm) cinsindedir. Pay ile paydanın birimleri her zaman birbirine eşittir. Örneğin; 1/100.000 = Haritalarda küçültme oranı aksi belirtilmemişse santimdir. Ama farklı birimlere çevrilmesi isteniyorsa şu şekilde yapılır:
1/200000 kesir ölçeğini çizgi ölçeğe çevilelim: Her biri 1 cm uzunluğunda beş çentikli bir doğru çizip birimine km yazalım¹, İkinci çentiğin üzerine sıfır koyalım;
Kesir ölçeğin paydasını cm’den km’ye çevirelim: 200000 cm = 2 km Çıkan sonucu sıfırın yanlarına yazıp sağa doğru bir kat arttırarak yazalım:
2. Çizgi Ölçeği Kesir Ölçeğe Çevirmek
Yukarıdaki çizgi ölçeği kesir ölçeğe çevirirken ölçek formülünü yazarız, harita uzunluğu ve gerçek uzunluğu tek çentiğe göre² hesaplarız:
NOTLAR: 1. Kesir ölçeği çizgi ölçeğe çevirirken birim km olmak zorunda deği... (Devam)
Haritalardaki şekil ve alan bozulmalarının en aza indirilebilmesi için oluşturulan özel çizim yöntemlerine projeksiyon ya da iz düşüm yöntemleri denir.
Projeksiyonların bazıları uzunluk, bazıları açı, bazıları ise alanları gerçeğe daha yakın gösterir. Projeksiyonlar iz düşüm (yükseltinin sıfır kabul edilmesi) esasına göre çizildiğinden engebesi fazla olan yerlerin iz düşüm yüz ölçüm ile gerçek yüz ölçümleri arasındaki fark fazladır.
Örneğin yurdumuzda Doğu Anadolu ile Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinde iz düşüm yüz ölçüm ile gerçek yüz ölçüm arasındaki fark çok fazladır.
Harita çiziminde kullanılan başlıca projeksiyon tipleri silindirik, konik ve düzlem projeksiyonlardır.
1. Silindir Projeksiyon
Bu projeksiyonda harita alanı açılmış bir silindir üzerine aktarılır. Bu projeksiyonla çizilen haritalarda ekvator çevresinde doğruya yakın görünümler elde edilirken kutuplara doğru önemli ... (Devam)
- Yağmur ormanları ile çöller arasında yer alan genellikle ot topluluklarından oluşan, kuraklığa dayanıklı ağaçcıkların da görüldüğü bitki topluluklarına savan denilmektedir. - Yağmur ormanları kadar fazla ve düzenli yağmur almadıkları için daha seyrek, kısa ağaç ve çayır toplulukları ortaya çıkmıştır. Savanlar çöllere yaklaştıkça steplere dönüşürler. - Kurak savan bölgelerinin akarsu boylarında dar ve geniş şeritler halinde ormanlara rastlanır. - Genellikle palmiye ve şemsiye ağaçlarından oluşur (park ya da galeri ormanı da denir). - Savanlar kış aylarında ortadan kalkarlar. (Devam)
1. Gecekondulaşma Kırsal kesimden büyük kentlere göç eden nüfusun kaçak olarak inşa ettikleri evlere gecekondu denir.
Büyük kentlere göç eden kırsal nüfusun, kamunun veya özel kişilerin mülkiyetinde bulunan arsalarda kaçak olarak yaptığı sağlık ve imar koşullarına uymayan konuta gecekondu denir.
2. Çevresel Sorunlar Hava Kirliliği: Fabrikalarda, evlerde ve motorlu taşıtlarda kullanılan fosil yakıtların yanması sonucunda havaya zehirli gazlar karışmaktadır.
Su Kirliliği: Sanayi ve evsel atıklar ile kimyasal kirleticiler sularımızı kirletmektedir.
Ses (Gürültü) Kirliliği: Taşıtlardan, evde, işte ve sokakta kullanılan çeşitli makinelerden yayılan yüksek düzeydeki sesler gürültü kirliliğine yol açar.
Ocak ayında güney yarım kürede, Temmuz ayında kuzey yarım kürede yaz yaşanmaktadır. Buna bağlı olarak Ocak ayında güney yarım küre, Temmuz ayında kuzey yarım küre daha yüksek sıcaklıklar görülür.
Kutuplara yakın yerlerde yaşanan Sert Karasal iklim ile 30 derece enlemlerindeki sürekli yüksek basınçlarla oluşmuş çöllerde yüksek sıcaklık farkları görülür.
Ekvatordan kutuplara doğru giden sıcak su akıntıları özellikle kuzey yarım kürede karaların batı kıyılarına ılık bir hava getirir. Bunun sonucunda yıl boyunca fazla değişmeyen ılıman okyanusal iklim oluşmuştur.
Kutuplar güneş ışınlarını eğik almaları, tutulmanın fazla olması, atmosferde katedilen yolun fazla olması gibi sebeplerle soğuktur.
Dünya genelinde farklı sıcaklıklar görülmesinin en önemli nedeni enlem olmakla birlikte bazı özel çukurluklarda mikro klima alanları da oluşmuştur. (Devam)
Sıcaklık, iklim elemanları içinde en önemli olanıdır.
Isı ve Sıcaklık Farkı: Isı cisimlerde bulunan potansiyel enerji miktarı olup birimi kaloridir, sıcaklık ise cisimlerdeki potansiyel enerjinin ortaya çıkmasıdır, birimi derece dir.
Örneğin kömür bir ısı kaynağı olup sobada yanmasıyla sıcaklık ortaya çıkar. (Devam)
Atmosfer yerden yansıyan ışınlarla ısındığı için sıcaklık yerden yükseldikçe troposfer katında her 200 metrede 1 ºC azalır. Örneğin 1000 metrede 15°C olan sıcaklık, 1200 metrede 14°C, 1400 metrede 13°C olacaktır.
Örnek Sorular SORU 1: 200 metre yükseltiye sahip A kentinde sıcaklık 10°C iken aynı anda 1200 metre yükseltideki B kentinde sıcaklık kaç derecedir? Bu soruyu çözerken öncelikle yükselti farkını bulmamız, sonra kaç derecelik fark olduğunu bulmak için çıkan sonucu 200'e bölmemiz gereklidir. 1200 - 200 = 1000 metre (yükselti farkı) 1000 / 200 = 5°C (sıcaklık farkı) Soruda verilen B kenti 1200 metredir ve A kentinden 1000 metre yukarıdadır. Biliyoruz ki yerden yükseldikçe sıcaklık azalır. Buradan yola çıkarak B kentinde sıcaklığın A kentine göre daha düşük olduğunu an... (Devam)
- Bu geniş alan birçok canlıya yaşam alanıdır. Aynı zamanda karada yaşayanlar için de önemlidir.- Dünya'nın en büyük biyomunu oluşturur.- Dünya'nın %70'i sularla kaplıdır.- Tatlı su ve tuzlu su biyomu olmak üzere ikiye ayrılır.- Su biyomlarında sıcaklıklar fazla değişkenlik göstermez. Ayrıca suyun varlığı ya da yokluğu da biyomları sınırlamaz.- Yukarıda sayılanların bir sonucu olarak karasal biyomlara göre daha düzenlidir. Su Biyomlarını Etkileyen Faktörler - Oksijen ve Karbondioksit- Sıcaklık- Işık (Fotosentez için gerekli)- Eriyik haldeki mineraller- Besin maddesi (planktonlar) Işığın ulaşabildiği kısım ilk 200 metrelik kısımdır. Buraya fotik alan, ışığın ulaşamadığı 200 metreden derin kısma ise afotik alan denir. Su biyomunda canlılar daha çok Güneş ışığının ulaştığı yüzeyden 200 metre derinliğe kadar yaşarlar. İki grup... (Devam)
- Tatsız, kokusuz ve renksiz bir maddedir. - Katı – sıvı – gaz olarak bulunabilir. - Su kaynakları, su döngüsünün (buharlaşma – terleme à yağış (yer altına sızma, yüzeyde akış)) eseridir.
Yüzey Suları
Yer Altı Suları
Tatlı Su Kaynakları 3%
Tuzlu Su Kaynakları 97%
Okyanus, deniz, göl, akarsu.
Akarsular, buzullar, göller, yer altı suları.
Okyanuslar, denizler, göller, yer altı suları.
- Denizler, kenar deniz (okyanusla bağlantılı, sınırı belirsiz) ve iç deniz (sınırları belirlenebilen) olarak ikiye ayrılır. - Belli başlı okyanuslar: Büyük (Pasifik) Okyanusu, Atlas Okyanusu, Hint Okyanusu. - Belli başlı denizler: Akdeniz, Baltık, Adriyatik, Ege, Karadeniz, Kızıldeniz, Karayip, Umman, Japon Denizi. - Deniz ve okyanusların tuzluluk oranı sıcaklık, yağış, rüzgar vb. bağlıdır. - Den... (Devam)
Bulunduğu Yerler: Kükürtdioksit olarak atmosferde,Aminoasit, sülfür, sülfat olarak topraklarda,Eriyik halde okyanus ve denizlerde bulunur.Canlıların protein yapılarında bulunur. Yararları: Canlıların yaşamı için gereklidir.İlaç yapımında kullanılır.Barut, fişek, kibrit yapımında kullanılır. Nasıl Yenilenir? Volkanik patlamalar sonucu kükürtdioksit atmosfere salınır.Atmosferde sülfürik asit formunda yağış olarak toprağa karışır.Toprakta Aminoasit’e, Sülfüre ve bitkilerin kullanabileceği form olan sülfata dönüşür.Bitkiler sülfatı kullanarak besin üretir.Onu yiyen canlılara geçer.Canlılar öldükten sonra toprağa karışır.Ayrıştırıcılar tarafından tekrar doğaya kazandırılır.AYRICA kükürt mineral olarak da yer kabuğunda bulunur. (Devam)
Sürekli termik ve dinamik basınç merkezleri arasında esen rüzgarlardır.
a. Alizeler 30° enlemlerinden Ekvator’a doğru esen rüzgarlardır. Alizeler sıcak su akıntılarının oluşmasında ve tropikal bölgede karaların doğusunun yağışlı olmasında etkilidir.
b. Batı Rüzgarları 30° enlemlerinden 60° enlemlerine esen rüzgarlardır. Batı rüzgarları sıcak su akıntılarını devam ettirir ve batı yönlü oldukları için kıtaların batısının yağışlı olmasını sağlar.
c. Kutup Rüzgarları Kutuplardan 60° enlemlerine esen rüzgarlardır. 60 derece enlemlerinde Batı Rüzgarları ile karşılaşarak cephe yağışlarının oluşmasını sağlar. (Devam)
1. Türklerin Orta Asya’dan Göçünden Kavimler Göçüne Türklerin Orta Asya'dan Göçü Türk göçlerinin en önemli sebebi, Ana yurt topraklarının verimsizleşmesidir. Büyük ölçüde kuraklık, nüfus yoğunluğu ve otlak darlığı, ekonomik sıkıntılara neden olmuştu. Hayvanların beslenmesi, çeşitli gıda maddeleri, giyim eşyası gibi ihtiyaçların karşılanması için iklimi elverişli zengin topraklar gerekiyordu. Bu nedenle önceleri verimli topraklara sahip ve nüfusu az olan komşu ülkelere göçler yapıldı. Zamanla buraların da yeterli olmadığı görüldü ve yeni yerler aranmaya başlandı. Böylece ekonomik ve ticari yönden daha iyi imkanlara sahip diğer topraklara göçler başladı. Kavimler Göçü 4. yüzyılın sonlarına doğru gerçekleşen Kavim... (Devam)